Tazminat talebi mahkemeden dönen kadına müjdeli haber Yargıtay'dan geldi.
Genç kız, akrabası olan kişi ile köy düğünüyle evlendi. Damat, resmi nikahı çalıştığı şehir merkezinde kıydıracağını söyledi. Aradan geçen yıllara rağmen damat, resmi nikah kıydırmadı. Geçimsizlik yaşayan çift ayrıldı. Damat’ın nikah vaadinde durmadığını, ailesinin evine gönderilerek mağdur olduğunu öne süren genç kız, Asliye Hukuk Mahkemesi'nde maddi ve manevi tazminat davası açtı. Davalı damadın sözlerini tutmadığı, kendisine nikah kıymamasına rağmen başka bir kadınla resmi olarak evlendiğini belirten davacı kadın, toplum içinde itibarının zedelendiğini dile getirdi.
TAZMİNAT TALEBİ GERİ ÇEVRİLDİ
Davalı damat ise davacı kadının davranışlarındaki bozukluk sebebiyle nikahtan vazgeçtiğini iddia etti. Mahkeme, kadının düğün tarihinde reşit olduğu, nikah yapılmaksızın kendi iradesi ile evlenmeyi kabul ettiği gerekçesiyle tazminat talebini geri çevirdi. Kararı davacı kadın temyiz edince devreye Yargıtay 4. Hukuk Dairesi girdi.
EMSAL NİTELİĞİNDE KARAR
Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 3 sene birlikte yaşayıp resmi nikah yapılmamasını fırsat bilerek kadının eve gönderildiğine dikkat çekti. Kararda; "Toplumun geleneksel yapısı ve tarafların yaşadığı sosyal çevre gözetildiğindetoplumda boşanan kadın damgasını taşımasına yol açacağından ortaya çıkan olgu davacının kişilik haklarına saldırıdır. Böyle bir durumun varlığı, davacının yeni bir evlilik yapmasını zorlaştıracağı gibi ileride yapacağı evliliklerde de aleyhine kullanılabileceği kaçınılmaz bir gerçektir. Aynı zamanda akraba olan taraflardan davalının davacının içine düşeceği bu durumu da gözeterek daha hassas davranması beklenmelidir.